Aynı Anda Kaç İşe Odaklanabilirsiniz? (Odaklanma Tekniği)

Yükleniyor...

Başarıya ulaşabilmek için yetenekli olmak gerekir. İyi odaklanabilmek…

Mesela siz, aynı anda kaç işi bir arada yapabiliyorsunuz? 2 mi? 3 mü? 5 mi?

Buna multitasking, yani çoklu görev deniyor. Aslında, bir insanın aynı anda birden fazla işi gerçekleştirme yeteneğini ifade ediyor.

Bunu, bilgisayarda bir belge üzerinde çalışırken aynı anda telefonla konuşmak veya bir yandan telefonda Instagram'a bakarken diğer yandan televizyondan bir dizi izlemek gibi düşünebilirsiniz.

Ama çoklu görev yapmanın bir yetenek olduğunu düşünüyorsanız yanılıyorsunuz. Aslında bir insanın gerçek gücünü, potansiyelini ortaya çıkarabilmesi için tam tersi; tek bir odak noktasına sahip olabilmelidir. Sadece bir iş yapabilmek.

Şimdi, sizlerle başarıya giden yolu kısaltmanızı sağlayacak bir çalışma tekniği paylaşacağım ama önce beynimizin odaklanma gücünü iyi anlamamız gerektiğini düşünüyorum.

Çoklu görev, yani multitasking terimi, ilk olarak 60'larda bilgisayar performansını tanımlamak için kullanıldı. Ancak insan beyni bir bilgisayar değil ve insan dikkati de sınırlı bir kaynak.

Hatta bazı psikologlar, görsel dikkati bir projektör ışığına benzetiyor. Odağımız aynı anda yalnızca bir yöne odaklanabilir.

Birincil odağımız - en çok dikkat ettiğimiz şey - ışığın merkezindeki parlak alan gibi. Bir kameranın zoom lensine de benzetilebilir - odaklanmayı daraltıp detaylara konsantre olabiliriz ya da genişletip daha fazla şeyin farkında olabiliriz. Ama aynı anda hem yakınlaştırılmış hem de uzaklaştırılmış odakta kalamayız.

Duyularımızdan sürekli olarak çok miktarda bilgi alsak da, bunların yalnızca küçük bir kısmı bilinçli farkındalığa ulaşabilir...

İlk bakışta, çoklu görev yapmak zaman kazandırıcı ve verimli gibi görünse de, beynimizin bu türden bir işleyişe gerçekten ne kadar uygun olduğu oldukça tartışmalı.

Çünkü insan beyni ve zihni aynı anda iki veya daha fazla görevi yerine getirmek için gereken yapıya sahip değil. Çünkü beynimiz bir bilgisayar değil.

Aslında aynı anda görevleri yerine getirmek yerine sadece görevler arasında geçiş yapıyoruz.

1960'lardan beri psikologlar, çoklu görev yapmanın doğası ve sınırları üzerine deneyler yürütüyorlar.

Stanford Üniversitesi'nde yapılan bir araştırmada, çoklu görev yapmayı alışkanlık hâline getiren bireylerin dikkatlerini odaklama ve bilgiyi hatırlama konusunda daha kötü performans gösterdikleri bulunmuş.

Araştırmacılar, bu bireylerin görevler arasında geçiş yaparken daha fazla zaman kaybettiklerini ve bilişsel yüklerinin arttığını gözlemlemiş.

Daha da ilginci, University of London tarafından yapılan başka bir çalışmaya göre ise aynı anda birden fazla işi yapmaya çalışan insanların IQ seviyeleri, iş yaparken sürekli kesintiye uğramayan kişilere kıyasla düşmekte olduğu gözlemlenmiş.

Bunlar gibi birçok araştırmanın sonucu, çoklu görevin verimliliği artırmak bir yana, zihinsel kapasiteyi ve performansı olumsuz etkilediğini gösteriyor.

Sağlıklı bir yaşam ve başarılı bir hayat için "hayallerimize ulaşabilmek için" odaklanmayı gerektiren görevleri tek tek ele almak ve her biri için yeterli zamanı ayırmak daha mantıklı bir yaklaşım.

Hedeflerinizi tek tek gerçekleştirerek:

  • Zaman Tasarrufu: Görevler arasında geçiş yapmaktan kaçınarak zaman kazanırsınız.
  • Odaklanma: Tek bir işe odaklanarak daha fazla iş bitirebilirsiniz.
  • Hataları Azaltma: Daha az hata yaparsınız.
  • Enerji Tasarrufu: Beyin enerjiniz daha verimli kullanılır.
  • Hafıza Üzerindeki Yükü Azaltma: Çalışma hafızası daha az zorlanır.

Günümüz teknolojileriyle bunu başarabilmek daha zor hâle geldi, değil mi? Akıllı telefonlar, bilgisayarlar, saatler, bileklikler...

Hepsi de birden fazla işi yapabilmeleri için programlanmış. İster istemez bizi bunu yapmaya sürüklüyorlar...

Ya hiçbir şey yapmasalar, sürekli sağdan soldan gelen bildirimler yüzünden önümüzdeki işe odaklanamıyoruz. Bölünüyoruz... Kendimizi 2 iş, 3 iş yaparken buluyoruz...

Ama merak etmeyin, sizlere çok faydasını gördüğüm bir çalışma tekniği önereceğim: Kanban Tekniği.

İşleri görsel olarak organize etmek ve yönetmek için kullanılan bir teknik... Bu sayede bir taşla iki kuş birden değil, tam dört kuş birden vurabileceğiz. Size bu tekniğin tüm faydalarını anlatacağım...

Ama öncelikle hedeflerinizi belirleyeceğiniz bir yazı alanına ihtiyacınız var. Ben yazı tahtası üzerinde bu tekniği kullanıyorum ama bu tekniği kullanmanız için tek ihtiyacınız olan şey bir kâğıt ve bir kalem.

Kanban tekniğinde genellikle üç ana sütun bulunur: "Yapılacaklar", "Yapılıyor" ve "Tamamlandı". Bu sütunlar, işlerinizi hangi aşamada olduğunu görsel olarak takip etmenizi sağlar.

PLANLAMA

Bu sayede beynimiz için bir fayda sağladık bile... Hedefimize ulaşmak için bir planlama yaptık. Bir çalışma stratejisi oluşturduk.

Şimdi "Yapılacaklar" bölümüne yapmam gereken hedefleri yazıyorum.

Ben bunları bu videoyu yapmak için gerekli adımlar olarak belirledim. Siz de kendi hedefleriniz doğrultusunda adımlarınızı belirleyebilirsiniz...

ZİHİNSEL BERRAKLIK

Bu sayede beynimiz için bir fayda daha sağladık... Görevlerinizi kâğıda dökmek, zihninizdeki yükü azaltır ve düşüncelerinizi organize eder. Zihnimizde duran, orayı kalabalıklaştıran bir yük gibi taşıdığımız görevleri zihnimizden kâğıda döktük... Görünür hâle getirdik.

Artık hedefime ulaşmak için yapmam gereken adımların tamamını burada görüyorum. Sonraki adımım ise bunlardan birini seçip "Yapılıyor" bölümüne taşımak olacak.

TEK BİR İŞE ODAKLANMA

Yapmak istediğiniz görevi "Yapılacaklar" sütunundan "Yapılıyor" sütununa taşıyın. Burada, üzerinde çalıştığınız görevin dışında başka bir görev eklemeyin. Bu sayede görev tamamlanana kadar yalnızca tek bir işe odaklanabiliriz. Görev tamamlandığında, bu görevi "Tamamlandı" sütununa taşıyın.

MOTİVASYON

Bir hedefe ulaşmak, bir görevi tamamlamak, beyin tarafından ödüllendirici bir deneyim olarak değerlendirilir. Bir işi tamamladığınızda beyninizde dopamin salgılanır. Dopamin, beynin ödül ve tatmin merkezlerinde önemli bir rol oynuyor. Böylece bir sonraki görevi seçip "Yapılıyor" bölümüne taşıyacak motivasyonu bulabiliyorum.

Bir döngü gibi... EYLEM - ÖDÜL - MOTİVASYON, EYLEM - ÖDÜL - MOTİVASYON.

Daha önce dopaminin önemini ve bizi nasıl etkilediğini, ertelemeyle başa çıkmanın sırrını paylaştığım videoda detaylıca anlatmıştım. Eğer izlemediyseniz, şuradan o videoyu da izleyebilirsiniz.

Kendinize gerçek bir soru sorun: "Neyi başarmak istiyorum?" Hedefinizi belirleyin, parçalara bölün ve tek tek tamamlayın.

Hayatın karmaşasında, çoklu görevlerin arasında kaybolmak kolay. Zor olan, her anı dolu dolu yaşayıp ve her ne iş yapıyorsak hakkını vererek tamamlamaktır.

Ben bunu biraz müziğe benzetiyorum.

Her notanın kendi melodisi var, değil mi? Her biri bir araya geldiğinde büyük bir senfoni oluşturuyor. İşte hayat da böyle. Her an, her adım adeta bir nota gibi.

Bu anları değerlendirerek, hedeflerimize hayallerimize odaklanarak, hayatımızın senfonisini en iyi şekilde yazabiliriz.


Kaynaklar:

https://www.sciencedirect.com/science/article/abs/pii/S0747563208002033?utm_source=webtekno
https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/19706386/


İlgili İçerikler